Büyük bir istiklal mücadelesinin ardından 29 Ekim 1923 tarihinde ilan edilen Cumhuriyetimizin 100. Yıldönümünü millet olarak hep birlikte kutlamanın onur ve gururunu yaşıyoruz.

Aziz milletimiz; tarih boyunca kurduğu ve yaşattığı tüm devletlerde adalet ve dirayetle hükmetmiş, kültür ve medeniyetimizin değerlerini sevgi ve hoşgörü içerisinde nesilden nesle aktarmıştır. Bu mücadele ve fedakârlık neticesinde ilan ettiğimiz Cumhuriyet, milletimize emanet edilmiş büyük bir mirastır. Şanlı mazimizden aldığımız güçle emanetçisi olduğumuz mirası bizden sonrakilere teslim edeceğiz. Ne mutlu bize ki devletine, milletine, bayrağına, vatanına sadakatle bağlı;  kadını, erkeği, yaşlısı genci tüm vatandaşlarımızla Cumhuriyetimiz ve bizi biz yapan değerlerimiz etrafında 100 yılı geride bıraktık.

29 Ekim 1923  tarihte eşine pek rastlanmayan bir nitelikte verdiğimiz destansı mücadeledir. 29 Ekim, analarımızın cepheye evlatlarını gönderirken söylediği 'vatan sağ olsun' nidasıdır. 29 Ekim, Gaziantep'te 'Düşman cesedimi çiğnemeden Antep'e giremez' diyen Şahin Bey'dir. Kahramanmaraş'ta ilk kurşunu atan Sütçü İmam'dır. Balıkesir'de ağırlığının 5 katı bir top mermisini kaldıran Seyit Onbaşı'dır. İşte bu yüzden 29 Ekim 2023, bizim için sıradan bir yıl dönümü olmayacaktır. İşte bu yüzden, 100 yıl önce ecdadımızın bedelini kanıyla ödediği Türkiye Cumhuriyeti'ni o günkü azim ve kararlılıkla, birlik ve beraberlik içerisinde 'muasır medeniyetler' seviyesinin de üzerine çıkarmak boynumuzun borcudur. Cumhuriyetimizin 100'üncü yılında, Cumhuriyetimizin banisi Gazi Mustafa Kemal Atatürk ile İstiklal Harbimizi zaferle taçlandıran kahramanlarımızı ve büyük millet meclisimizin vatanperver üyelerini rahmetle yad ediyorum. Bağımsızlığımız uğrunda bir gül bahçesine girercesine toprağa düşen aziz şehitlerimize Allah'tan rahmet diliyor, gazilerimizi minnetle anıyorum."

Cumhuriyetimizin 100.yıldönümü vesilesiyle eğitim camiamızın mensupları başta olmak üzere, ülkemizin her bir ferdinin 29 Ekim Cumhuriyet Bayramını tebrik ediyorum.